Dil Bozuklukları Nelerdir?

Çok çeşitli ve farklı olan dil bozuklukları, kaynaklandıkları nedenin daha çok fizyolojik ya da ruhsal olmasına göre, iki öbekte sınıflandırılırlar.
Birinci öbekte söz yitimi durumları yer alır. Sözlü dili ya da yazı dilini kullanmada ya da anlamada görülen bir dizi bozukluğa bu ad verilir. Söz yitimi, sinir merkezlerinin (beyin kabuğu) belli yerlerindeki bozulmalardan ileri gelir; genellikle simgesel işlevin (soyut düşünce) az-çok bozulmasıyla birlikte görülür. Söz yitimleri dilin öğelerine (sözcük dağarcığı), bağlantılara (söz dizim) ya da bütünsel bireşime (söyleme bağlı her düzeydeki zihinsel etkinlikler). ilişkin oluşlarına göre, sözcüksel söz dizimsel, genel(ya da toptan) diye çeşitli türlere ayrılır.

Sözcüksel söz yitiminde, konuşma kabataslak yerindedir, ama sözler çok kısıtlanmıştır; kullanılan sözcükler tam yerini bulmaz; belirttikleri şey o anda görülünce anımsanırlar ancak. Buna karşılık hasta, söyleneni anlar ve hâlâ okuyabilir. Sözdizimsel söz yitiminde, sözcük dağarcığı duygusu yitirilmemiştir. Hasta başkalarının söylediklerini de anlar, ama tümce yapımında önemli aksaklıkIar görülür; hasta ya çok yalın ve kısa bir anlatım kullanır ya da hatalı bağlantılar yapar; giderek dili anlaşılmaz hale gelebilir (şizofazi). Kendisinin koyup kendisinin uyduğu kurallara göre özel bir dil yaratıp kullandığı da görülebilir. Söz yitimi, iç dil dahil bütün dilsel işlevleri etkilediğinde, genel (ya da toptan) söz yitimi diye nitelenir. Broca söz yitiminde, içten gelme anlatım yok olmuş gibidir; hasta büyük güçlükle konuşup sözcükleri birbirine ekler; ama önünde konuşulan sözcükleri kısmen yineleyebilir; söylenenlerin bir bölümünü anlar; ama bir metni hala doğru olarak kopya edebilmesine karşın, duygu ve düşüncelerini yazarak anlatamaz. Wernicke söz yitiminde, hasta çok fazla konuşabilir; ama sözcük dağarcığı bozuk ve yetersizdir; söz dizim diye bir şey yoktur (dilbilgisi kurallarına aykırılık); söylenenleri anlamaz, okumayı ve yazmayı beceremez; bütün iç dilini yitirmiştir, yalnızca, bir zamanlar ezberlediği sözcük öbekleri hâla aklındadır. Bu genel bozuklukların yanı sıra başka özel bozukluklar da vardır. Örneğin, hasta konuşur, okur, yazar. Ama birbirinden kopuk sözcükleri anlayamaz ya da konuşur, anlar, ama artık kendi yazdıklarını bile okuyamaz. Ayrıca, anartri adı verilen ve sesleri eklemleme olanaksızlığı biçiminde ortaya çıkan bir konuşma bozukluğu vardır. Söz yitimleri genellikle Jackson yasasını doğrular: Önce daha karmaşık olan, isteğe bağlı dil yetisi zarar görür; coşkusal ya da otomatik dil-yetisinin (bellek, alışkanlık) kalıplaşmış biçimleri ise varlıklarını sürdürür.

Yorumlar